Susan Buck-Morss'un Boğaziçi Chronicles sürecinin ardından: “KÜRESEL OLAN KALABALIKLAR; MÜŞTEREKLERİMİZ İSE YEREL-AŞIRI”

Jan 1, 2014

BOĞAZİÇİ CHRONICLES SUSAN BUCK-MORSS’U KONUK ETTİ: “KÜRESEL OLAN KALABALIKLAR; MÜŞTEREKLERİMİZ İSE YEREL-AŞIRI”

Boğaziçi Üniversitesi’nin 150. yılı, okulun köklü akademik geleneğinin ve kültürel birikiminin toplumla paylaşılması için sembolik bir alan açtı. Bu vesileyle üretilen kültürel, sanatlar ve düşünsel etkinlikler, Rektör Gülay Barbarosoğlu’nun belirttiği gibi “çok yönlülüğü, farklılıklara açıklığı, demokrasi inancını, özgür, özgürlükçü üniversite ilkesini” hatırlamayı ve geleceğe taşımayı hedefliyor. 150. yıl için Rektörlük tarafından başlatılan Bogaziçi Chronicles Programı ise, bu geleneğin ve ilkelerin en yaratıcı ve kalıcı araçlarla geleceğe aktarılmasını amaçlıyor. Boğaziçi Chronicles kapsamında, dünyaca ünlü düşünür, yazar ve sanatçılar, Boğaziçi Üniversitesi’nin sağladığı düşünsel ve yaratıcı atmosferden hareketle şehrimizin, ülkemizin ve bölgemizin bugününe bakmak, deneyimlerinin ve izlenimlerinin güncesini tutmak üzere davet ediliyor.

Boğaziçi Chronicles’ın ilk konuğu, eleştirel kuram, görsel kültür ve ekonomi politika alanlarında çalışan düşünür ve siyaset felsefecisi Susan Buck-Morss’tu. Türkçeye çevrilmiş 4 kitabı bulunan Buck-Morss, sanat tarihi, mimarlık, karşılaştırmalı edebiyat, kültürel çalışmalar, felsefe, tarih ve görsel kültür gibi farklı alanları buluşturan kuramsal birikimiyle Boğaziçi Üniversitesi’ne, İstanbul’a ve Türkiye’ye bakmak üzere 26 Ekim-11 Kasım tarihleri arasında Boğaziçi Cronicles’a konuk oldu.

Susan Buck-Morss’un Boğaziçi Üniversitesi’nde geçirdiği iki haftanın kavramsal çerçevesini “Yerel-Aşırı Müşterekler*” kavramı oluşturdu. Buck-Morss son yıllarda Wall Street’ten Tahrir’e, Brezilya’dan Malezya’ya dünyanın farklı noktalarında ortaya çıkan ve yerel, ulusal bağlamları aşarak, bugünün müşterek meselelerine dair eylem halinde olan kalabalıkları takip etmekte. Küresel kalabalığın**, mevcut siyasetin demokratik katılım kanallarını yararak, bunların ötesine geçerek, yeni iletişim teknolojilerinden de faydalanarak oluşturdukları siyasi güce yoğunlaşan incelemelerini, Boğaziçi Üniversitesine konuk olduğu süreçte bu kez Gezi Direnişi sürecine yoğunlaştırdı.

Susan Buck-Morss’un yerel-aşırı müşterekler ve küresel kalabalık kavramları, 31 Ekim 2013’te Albert Long Hall’de gerçekleştirilen tartışma toplantısına ilham kaynağı oldu. Toplantının Akışlar ve Sınırlar: Küresel, Ulusal, Bölgesel başlıklı ilk bölümünde Prof. Dr. Mine Eder Türkiye’de buldozer şiddetinde ve hızında yaşanan neoliberalleşmenin etki ve sonuçlarını, Prof. Dr. Mahmut Mutman aynı süreçte neoliberalizmin Türkiye’de sağlıktan eğitime, işsizlik politikasından yargının dönüşümüne kadar uzanan, kapsamlı bir biyopolitika olarak nasıl biçimlendirildiğini, Prof. Dr. Şemsa Özar ise 1990’lardaki zorunlu yerinden etme ve göç sonrası köylerine dönen Kürtler üzerinden ulusal sınırların içindeki sınırları ve bedenlerin akışını ele aldı. Demokrasiyi Yeniden Çağırmak: Seçimlerin Ötesinde Kitlesel Siyaset başlıklı ikinci bölümde ise Dr. Ceren Özselçuk, Türkiye’de demokrasi arzusunun nasıl hem önlenip hem beslendiğine, Dr. Seda Altuğ Suriye'de savaş koşullarında özyönetim inşasına, Ayşe Çavdar ise Türkiye siyaset sahnesinde İslamcılık ile mütedeyyinlik arasında giderek belirginleşen yarılmaya dair sunumlar yaptı. 

Toplantının son bölümünde konuşan Susan Buck-Morss sözlerine “Küresel Kalabalık bizleriz; gizil gücünü bizlerden alıyor. Birlikte Yerel-Aşırı Müşterekler hakkında konuşarak, bu gizil gücün taşıyıcısı olduğu siyasi farkındalığı eleştirel düşünceyle besleyelim” diyerek başladı. Büyüme ve kalkınma odaklı ilerleme treninde, Gezi Direnişinde da yaşandığı gibi dünyanın farklı yerlerinde imdat freninin çekildiğini, böylece yerel-aşırı müşterekler için yeni bir küresel ve demokratik tartışma zemini açıldığını belirtti.

“Yerel-Aşırı Müşterekler” kavramı, Ömer Madra’nın Buck-Morss ile Açık Radyo için yaptığı söyleşinin de odağını oluşturuyordu. Artık çok totaliter bir çağrışımı olan “küresel” kavramı yerine, “yerel-aşırı” kavramında müşterekleşilmesi gerektiğini dile getiren Buck-Morss, ulusal politikaların, küresel örgütlerin, geleneksel ve tekelleşmiş uluslararası diplomasi kanallarının artık çözmekten aciz olduğu yerel-aşırı sorunlara dikkat çeken küresel kalabalığın potansiyelini vurguladı. Değişen toplumsal ilişkiler ve küresel kalabalık sayesinde, demokratik süreçlere ve siyasete katılımda oy vermek gibi geleneksel araçların dışında farklı katmanların açıldığını öne süren Buck-Morss, Ömer Madra’nın “Sizinle Türkiye’ye 8 yıl önce geldiğinizde de konuşmuştuk. Bugün farklı olan ne?” sorusuna “Bugün ortaya çıkan küresel kalabalık bir güç, bunu bir araya gelmiş insanlar olarak tanımlamak yetersiz kalır. Sadece bir gösteri değil söz konusu olan, bizzat siyasi bir gücün göstergesi; daha umutluyum” yanıtını verdi.

Susan Buck-Morss, 7 Kasım’da bu kez sanatçı ve araştırmacıların katılımıyla, Nazan Üstündağ’ın moderatörlüğünde, İmgelerin Ekonomi Politiği: Sermayenin El Koydukları, Boşaltılan Kamular, Yeşeren Müşterekler başlığını taşıyan bir yuvarlak masa toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda, genelde siyasi söylem, kamusal alan ve toplumsal hareketlerin inşâ ve temellükünde imgelerin işlevi, özelde ise bireysel, sosyal ve mesleki hayatla ve görsel kültürle kurulan ilişkiyi yaran Gezi Direnişi süreci ele alındı. Farklı eylem ve imgeler arasındaki görünmeyen ve konuşulmayan ilişkisellikler, bu ilişkisellikleri görsel ve sözel olarak inşâ eden haritalar, dizgeler, çeviriler ile kamusal, fiziksel ve görsel alanlar arasındaki yerel-aşırı bağlara dair örnekler irdelendi. 

Boğaziçi Üniversitesinde geçirdiği 2 hafta boyunca Gezi Direnişinin ardından şehre, insanlara, düşünce yapılarına, görsel kültüre hakim olan iklimi teneffüs eden Susan Buck-Morss, yerel-aşırı müşterekler ve küresel kalabalık kavramlarını İstanbul bağlamına taşıdı. En önemlisi de, artık hiç kimsenin bir diğerinden geride ya da ileride olmadığına, eşzamanlı bir siyasi zaman ve mekânı paylaşmakta olduğumuza; bu müşterek alanda hepimiz için yeni olan bir gücün kendini sezdirdiğine dikkatleri çekti. 

Susan Buck-Morss, bu ziyaretinin ardından, İstanbul deneyimine ilişkin güncesini hazırlamaya başladı. 2014 yılı sonunda çıkacak Chronicles yayınında Buck-Morss’un İstanbul güncesini okuyabileceğiz. Boğaziçi Chronicles programında önümüzdeki dönemde arşiv üzerine çalışmalarıyla tanınan Lübnanlı fotoğraf, video ve sinema sanatçısı Akram Zaatari, elektro-akustik müzik alanında çalışan besteci Juliana Hodkinson, İmparatorluk, Çokluk ve Ortak Varlık kitaplarının eş-yazarı Michael Hardt ve Sırça Saray’ın yazarı Amitav Ghosh konuk edilecek.

Deniz Erbaş, Ocak 2014

*TransLocal Commons
**Global Crowd 

Not: Bu yazı BÜMED Boğaziçi Dergisi Şubat 2014 sayısında yayınlanmıştır.